29 Kasım 2013 Cuma

Çok sevdiğim bir arkadaşımın çok güzel bir kızı ve yakışıklı bir kocası vardı. Her ikisinin de kendine ait iş yeri ve kariyerleri vardı. Arkadaşım doğum sonrası çok kilo almış eşi de üzülmemesi için ona zayıflaması gerektiğini söyleyememişti. Gruptaki tüm arkadaşları eşinin rahatsızlık duyduğunu bazen ufak tefek şakaları ile ima ediyorlardı.
Arkadaşımızı çok sevdiğimiz için ona başta kendisi için... kilo vermesi gerektiğini söylüyor o da iş hayatında çok stresli bir dönem geçirdiğini ev de de çocuktan sonra sorumluluklarının artmasının daha çok yemesine yol açtığını söylüyordu. Sonra da eşinin hiç rahatsız olmadığını hatta yemek yemekten vazgeçmek istemediğini zamanı gelince zayıflayacağını dile getiriyordu.

Zamanının geldiğini görmemesi ve bizim öğütlerimizi arka plana atması üzerine biz de zamana bıraktık ve bir gün arkadaşımı sabahın körü kapımda ağlarken buldum. Hıçkırıkları tüm apartmanı ayağa kaldırmış olduğu için hemen onu içeriye aldım. Sürekli biz birbirimizi çok sevmiştik, aşkımız kimseyle mukayese edilemezdi bunu bana nasıl yaptı diyordu. Anlamıştım ama dinlemeyi tercih ettim. Bana eşinin iş yerinden bir müşterisi ile bir gecelik bir ilişkiye girdiğini ve daha sonra da pişman olup bitirdiğini sonra da özür dilediğini anlattı. Arkadaşım o kadar kırgındı ki boşanmayı ve asla affetmeyeceğini söylüyordu. Her şeyin çok yaş olduğunu düşünerek o gün sadece dinledim. Diğer günler benden yardım istediği için çalışmalara başladık.

Sorunun kaynağına indiğimizde eskiden kocasının arkadaşımızı çok sevdiğini ve istediğini daha sonra doğum ve hayat zorlukları ile eşinin bedensel ve ruhsal değişimleri ile soğuduğunu fark ettik. Arkadaşım da sürekli erteleyerek zamanlamayı doğru yapamadığı için belki de bugünleri yaşaması gerekti. Yine de çok şanslıydı çünkü eşi birisine aşık olmamış ve eşine geri dönmüştü. Onları bekleyen zor bir dönem olsa da sevgilerinin ve meleklerin gücü ile bu günleri aşacaklarını biliyordum. Arkadaşıma kolay olmayacağını vazgeçmezse ve inanırsa evliliğini kurtarabileceğini söylediğimde üzüntüsünden daha çok yediğini ve eşine daha çok yüklendiğini itiraf etmişti.

Bu durum karşısında da vicdan azabı çeken eşinin ses çıkarmamasını üzüntüyle izlediğini de ekledi. Artık tüm kontrolünü kaybettiğini ve ona yardımcı olmamı istediğinde iki işimiz olduğunu birincisinin affetme çalışmaları diğerinin de kilo verme yöntemi olan meleklerle çalışmalar olduğunu söyledim. Çaresizce her dediğimi yapacağını eşini ve çocuğunu yani ailesini kurtaracağını söyledi. Hatta bana ve Allah’a yemin etti. Zor bir sürecin sonucunda meditasyonlar yaparak, meleklere inanarak ve onlardan sürekli yardım isteyerek affetmeyi ve kilo vermeyi başardı.

Eşi arkadaşıma tekrar aşık olmuş evliliklerini tazelemek için nikah tazelemişlerdi. Arkadaşım şimdilerde en doğru yolu seçtiği için hem kendisini takdir ediyor hem de kendisini çok beğeniyor. Kilo vererek gençleşmiş, güzelleşmiş, sağlığına kavuşmuş tekrardan eşine aşık olmuş, ailesini kaybetmesini önlemişti. Kolay yolu seçmediği için eşinin saygısı kazanmakla kalmamış başının tacı olmuştu. Diğer yol eşinden ömrünün sonuna kadar nefret etmek ve ayrılmak yuvasına dağıtmak çocuğunu eşinin yapmış olduğu bir hata yüzünden affetmeyip babasız bırakmak ve kızgınlığının etkisini azaltmayıp sağlığını kaybetmek ve çok daha kilolu bir kadın olmaktı. Zamanlamayı doğru yapmak ya da o zamanlamayı hiç yapmamak işte bu durumları yaşamamıza sebep olur. Meleklerle çalışmak ve inancının fazla olması arkadaşımı kurtarmıştı.

28 Kasım 2013 Perşembe

Gerçek Bir Melek Zayıflama Hikayesi

Kilolarını ve hayatındaki diğer zorlukları yoluna koyamayan bir akrabam eşi ile tartışıyor, çocuğuna sürekli kızıyor, ve kendisini cezalandırmak adına evden dışarıya çıkmıyordu. İnancı kalmamış sağlıklı düşünememeye başlamıştı. İnançtan ve buna benzeri sözlerden bahsettiğimde hemen konuyu kapatıyor işi kabalığa kadar götürebiliyordu.

Eski halinden eser kalmamıştı. Kendisine özen göstermiyor sürekli mutfakta bir şeyler pişirmesi gerektiğini düşünüyordu. Bahaneyi de eşi ve çocuğu eve gelirse ondan yemek bekleyecekleriydi. Oysa ki eşinin ve çocuğunun ihtiyacı olan güler yüzlü yaşamdan zevk alan ve hayata mutluluk akıtan , bakımlı ve dengeli bir anne ve eş olmasıydı. Bunu görememesinin tek sebebi ise inançlarını kaybetmesiydi.

Evlerine gittiğimde evin içindeki negatif enerjinin beni çok yorduğuna ve bu enerjinin tüm aileyi sarıp sarmaladığını anladım. İşe kilolardan değil evdeki ve yaşamlarındaki ağırlıkları kaldırmakla başladık.

Meleklerine evdeki tüm olumsuz enerjinin yok olması için çalışmalar yaptık. Daha sonra kendisine de sürekli bu çalışmaları devam ettirmesi öğütlerinde bulundum. Çok şanslıydık ki beni dinledi. Evi düzene girmeye ve eşi ve çocuğu ile birlikte paylaşımlar yapmaya başladı. Kilolu olsa da üzerine yakışan giysileri giymeye başladı. Saçlarını kestirip boyattı. En son ne kadar uzun bir süredir boyatmadığını fark etti. Kendisine daha sık kuaföre gideceğine dahi söz verdi. Sabahları eşi ve çocuğunu okula yolladıktan sonra kısa süreli meditasyonlar yaptı. Allah’a ve meleklerine mektuplar yazdı. Dualarını deniz kenarında ya da doğada yüksek sesle dillendirdi. Ve ne kadar çok istedikçe o kadar çok hayatına mutluluklar girdiğini gördü.

Şaka gibiydi istiyordu ve oluyordu. Olmayan durumlara takılmıyor ve hayat çok kısa diyerek başka konulara odaklanıyordu. Uzun süredir ev hanımı olduğu için çalışma hayatının bittiğini ona kimsenin iş vermeyeceğini çünkü yaşlı ve kilolu olmasının çok büyük bir etken olduğunu düşünüyordu.

Artık sıra da zayıflaması ve görüntüsünü değiştirmesi zamanının geldiğini görebiliyordum. Ama bunun da çok kolay olmayacağını biliyordum. Çocukları ve eşi için her şeyi yapabilirdi ama kendisi için bunu yapabileceğine kendisi de inanmıyordu. Ve büyük gün geldi. O gün onun o günü idi. Karar verdiği ve Allah’ından ve meleklerinden yardım istediği gündü.

Bana bu çalışmayı tamamen amatörce kendi yöntemleri ve biraz da benim öğrettiklerim ile yaptığını ve bu başarısının kendisine ait olduğunu söylediğinde özgüvenini kazandığını da görebiliyordum.
Duasını paylaşmamda sakınca görmediği için bu işin ne kadar kolay yollarla olduğunu göstermek istiyorum.

Duasını yazarak bunu her gün tekrarlayarak başardığını söylemişti. Çok özel olmayan bir kaçını aşağı da bulabilirsiniz.

Tüm Kainatın Yaratıcısı ve melekleri,

Bugün benim için çok özel bir gün. Yaşamımı düzene koymaya başladım ve şimdi de görüntümün güzelleşmesini istiyorum. Uzun zamandır kilolu ve çok bakımsızım. Sürekli diyetler yaptım ve zayıflayamadım. Gücümü yitirdim ve vazgeçtim. Zayıflamaktan vazgeçtiğimde kendime bakmaktan da vazgeçtim. Sonra eşime v çocuklarıma özen göstermekten sıkıldım. Onlarda beni fark etmemeye başladılar. Evin temizleyicisi ve aşçısı durumuna düştüm. Arkadaşlarımı aramamaya ve komşularım ile görüşmemeye başladım. Akrabalarım ile bir paylaşımım kalmadı. Çevremdeki herkes benim kavgacı, mutsuz, huzursuz ve sevimsiz bulduğunu biliyorum ama bu durumun içinden nasıl çıkacağımı bilmediğimden bu şekilde yaşıyorum.

Ayşın bana sizin varlığınızı hatırlattı çünkü artık inanmaz ve dua etmez olmuştum. Çirkinliklerim içimden ve dışımdan taştığı bu dönemde bana elini veren tek kişi oldu. Telefonlarını yüzüne kapattım evimden kovdum ve o bana hep inanmakla başla dedi. Küsmek inançsızların işi sana küsmeyeceğim yine geleceğim ve arayacağım dedi. Onun hayatının düzeni ve güzelliği beni rahatsız ediyordu. Şimdi önce onun için daha mutlu olması için dua ediyorum. Biliyorum ki onu bana sen yolladın. Bana kendini hatırlattın. Aslında beni seviyordun ve hep yanımdaydın ama ben başımı başka tarafa çevirmiş ve senden uzaklaşmıştım. Seni görmüyor ve duymuyordum. Bana kızmadığını biliyorum. Beni ve herkesi sen yarattın bizler senin çocuklarınız. Hiç insan çocuklarına küser mi? Lütfen beni duy ve gör. Bana yardım et. Zayıflamamı ve güzelleşmemi, hayatımı yoluna koymamı, eşimin ve çocuklarımın beni tekrar beğenmelerini ve çevremdekilerin beğenisini kazanmamı sağla. Lütfen dış güzelliğim arttıkça içime yansıt ve beni sevdiğin bir kul yap. Şimdiden yardımların için teşekkür ederim. Meleklerini bana yolla bekliyorum.

Sevgili Allahım ve meleklerim,

İlk duamın üstünden 20 gün geçti ve bugün de her gün aksatmadan yazdığım mektubumu yazıyorum. Bugün ki teşekkür mektubu ve dün çekildiğim aile fotoğrafım. İnanılmaz göründüğümü biliyorum. Pazar günü gittiğimiz aile yemeğinden çekilmiş bir poz. Eşim bana nasıl da sımsıkı sarılmış değil mi? Sanırım çok gururlanıyor. Tam tamına 5 kilo verdim. Saçlarım yeni saç kesimim ve rengi ile çok hoş. Tırnaklarımın bakımı ve vücuduma sürdüğüm krem ve parfüm beni daha da şıklaştırıyor. Cumartesi günü aldığım yeşil elbise meleklerimin yardımı ile aldığım fiyatı indirimli ve köşede asılı kalmış satılamamış en sevdiğim mağazanın ürünü. Kendime çok güvenli gözükmemi sağlayan giyimim, kilom ve saçlarım ve diğer tüm ayrıntılarım içimi coşturuyor ve gülümsememi ve zarif davranışlar içine girmemi sağlıyor.

Sanki psikolojik destek almış veya aile terapisine gitmiş gibiyim. Süperim. Çok teşekkür ederim . Görümcem nasıl kilo verdiğimi soruyor? Cevap verme de zorlanıyorum. Eşimin benden bahsetmesi annesini şaşırtmış gibi. Yüzündeki ifade biraz beni eğlendiriyor desem beni bağışlar mısınız acaba? Son yıllarda kayınvalidem ve görümcemin bana umutsuz bakışlarının yerini hayranlık uyandırıcı bakışlara dönüşmesinin birazcık keyfini yaşıyorum. Bugün sadece teşekkür edeceğim. Yarın yine meleklerimle çalışıp kilo vermeye devam edeceğim. Hayatımın daha da güzelleşeceğini biliyorum. Size minnettarım. Beni duyduğunuz ve yardım elinizi ulaştırdığınız için sonsuz şükürler olsun.
Hayallerinizin Peşinden Koşmaya Ne Dersiniz?

''Küçükken hayal kurardım. Artık kurmuyorum.'' diyenlerden misiniz? Yaşanan onca yıldan sonra, acılar, üzüntüler ve zorluklar size hayal kurmayı unutturdu mu? Çok mu çocuksu geliyor hayal kurmak artık?
Çocukluğumuzdan beri bize hep hayalci olmamamız gerektiği öğretildi. Hele hele ki erkek olacak adamın nesineydi hayal kurmak! Yumuşaklık nedeniydi. Ger...çekçi olmalı ayaklarımız yere tam basmalıydı. Olağanüstü bir hayalimizden bahsettiğimizde azar bile işitebilirdik. Saçmaladığımızı ve boş boş konuştuğumuzu bile iddia ederlerdi. Ta çocukluktan yasaktı hayal kurmamız. Şimdi nasıl hayal kurabiliriz ki?
Yıllar önce 73 kiloyu tartının üstünde gördüğümde ümidimi kesip halimi kabul etmeye karar vermiştim. 20 kilo kurtarabiliyordu beni. Ve ben bir kilo bile vermeyi başaramıyordum.
Uyguladığım tüm diyetler, başladığım tüm fiziksel aktiviteler hayal kırıklığı ile sonlanıyordu. Kendimi yerken ve sonra pişman olurken buluyordum. Kilolarım bedenime yapışmış kalmıştı.
Melekler ile çalışmaya başladığımda (ki tüm detayları kitapta anlatılıyor) bedenime uygun olan diyeti yapabilme gücü, yeterli sporu devam ettirebilme isteği ve yaşam sevincimi yakalamıştım. Mucizeye o zaman inanmaya başlamıştım. Hayal kuruyor, meleklerimden istiyor ve zayıflıyordum. Kendime inancım ve İlahi Güce olan inancım artmıştı. Demek ki akışa bırakmak ve sadece istemek yeterliydi. Kendimi nasıl hayal ettiysem gerçekleşti. Üzerime neyi giymeyi hayal ettiysem giyebildim. Bedenimi ve yaşantımı değiştirmeme yardımcı olan Allah'ın yardım ellerini kabul edip egomu (nefsimi) susturmayı becerdiğim için çok mutluyum. Ben hayallerimin arkasından gittim. Sonuna kadar kendime ve meleklerime inandım. Şimdi sıra sizde!
Yılbaşına yetiştirmeye çalıştırdığımız kitabımın tadını çıkarın. 2014 yılı sizin yılınız olsun. Yıldızınız parlasın. Tüm kilolarından kurtulma yılı. Zayıfladıkça lütfen deneyimlerinizi bizimle paylaşın. Dokunabildiğimiz kadar insana ulaşabilmek hayallerimle...
Işık olsun. Ve öyle de oldu.

25 Kasım 2013 Pazartesi

Hıçkıra hıçkıra ağladığımı hatırlıyorum. Yorgunluktan desem inanır mıydınız? O kadar çok çalışmış ve koşuşturmuştum ki yorgunluktan en sonunda hıçkırıklara boğulmuştum. Tam o sırada beden gücüyle hayatlarını kazanan insanlar aklıma geldi. Utanmıştım. Göz yaşlarımı silerek kendime gelmeye çalıştım. Bir inşaat işçisinin yada bir uzun yol tır sürücüsünün yaptığı işleri ve yorgunlukları düşününce benim ağlamaya hakkım yoktu.
Bir kaç gün önce kitap işlerim için İstanbul'a gittiğimde daha da utanmış ve küçülmüştüm. Kendim adına ve daha küçük şehirlerde yaşayanlar adına. Yürümüyorlardı, koşuyorlardı. Öyle bir düzen vardı ki karmaşanın içinde çılgın bir koşuşturma. İşte o zaman benim sızlanmaya hiç hakkım yok bile demek zorunda kaldım. Trafik bir canavar olmuş, ekmekte gerçekten aslanın ağzında, kapan kapıyor kapamayan da yaşam savaşı veriyordu. Bir baktım ki sokakta yürüyen kimse gülmüyor. Belki de gülmeye fırsat yok. Sonra çevremdeki restoranlara, cafelere, lokantalara bakıyorum. Milyonlarca boğaz doyurmaya yetecek mekanlar... İstanbul'un boğaza karşı mekanlarını hiç merak bile etmiyorum artık. Yol üzerindeki bu yerlerin ne kadar sağlıklı ve doğru gıdalar hazırlayıp hazırlamadığını düşünmeye başlıyorum. Birine sorsam dün ne yedin diye... Kavga edecek yer arıyorlar. Belki de ne yediklerini bile hatırlamadıklarını söyleyecekler. İşte o zaman ben nasıl söyleyebilirim uzun yaşam, sağlıklı, enerjik, aktif ve buna benzer sözler... Ama maalesef etrafta kilolu insanlar ve mutsuz yüzler gerçeği var. Kimse bu düzene dur demeyecek mi? Bedeni canlandırdığımızda ruhu da canlandıracağız. İnançlarımıza sarıldığımızda güven dolu olacağız. Enerjimizi ve modumuzu değiştirmeliyiz. Nerede ve ne iş yapıyorsak önce kendimizden başlamalıyız ki bu düzene hayır diyelim. Uyanışa geçmeliyiz. On dakikada yediğimiz fast food restoranlarını evimizde pişirdiğimiz yemeklerle yer değiştirmeliyiz. Cipsler yerine çerezler, asitli içkiler yerine taze sıkılmış sebze sularına çevirmeliyiz. Bu düzeni biz kurduk biz değiştirebiliriz. Bizi ele geçiren endüstriyel gıdalara savaş açmalı gücü de inançlarımızdan almalıyız. Bir kişi bin kişi sonra da milyonlara dönüşebilir. Yeter ki bir kişi ile başlayalım.
Işıkla kalın

Kayıplarımızın acısı kilolarımızdan çıkar

Kayıplarımızın acısı kilolarımızdan çıkar

Eşini kaybettikten sonra kendisini çocuklarına adayan arkadaşımın annesi acılarını dindirmek için bol bol yemenin iyi bir yol olduğunu düşünmüştü. Tepsiler dolusu börekler ve tatlılar acısını geçici olarak dindiriyordu. O da uzun süren gecelerde acıktıkça bir şeyler pişirmeye devam ediyordu. Çocukları üniversiteyi kazanıp evden teker teker ayrılınca, büyük bir boşluğa düştü. Ve kendisini iyice yemeye verdi. Şişmanlığı sonunda hastalıklara dönüştü.
Doktordan doktora koşarken, kayıplarının onu bu hale getirdiğini, kendisine ait hiçbir hobisi ve uğraşı olmadığını, üstelik sosyal bir çevresi dahi olmadığını fark etti. Nereden başlayacağını bilemiyordu. Çocuklarının baskısı ile bir bilgisayar kursuna yazıldı. Amacı temel bilgileri öğrenip çocukları ile internet üzerinden iletişime geçmekti. İnterneti kullanmaya başladığında dışarıda kocaman bir dünyanın olduğunu keşfetti. Okumaya, araştırmaya başladı. İnternet üzerinden ayarladığı bir gemi gezisinde evleneceği emekli beyle tanıştı. Enerjisi çok yüksek olan bu yaşlı beyefendi onu yemeyi unutacağı bir sosyal bir çevreye soktu. Zamanla incelen, güzelleşen ve gençleşen arkadaşımızın annesi hayata tekrar geri döndü. Yoga ve Reiki çalışmaları yapmaya başladı. Kendisine yoga salonu açtığında tam elli yaşında, kendine güvenli, mutlu ve başarılı bir kadındı. Çocukları onun için endişelenmeyi bıraktılar. Tam tersine, annelerinden aldıkları enerji ile hayatta daha başarılı oldular.
Kayıplarımızın acısı ne kadar büyük olursa olsun hayatın devam ettiğini, her şeyin ilahi gücün takdiri olduğunu bilmeli, inançlarımızın sınandığını düşünüp sahip olduklarımıza şükretmeliyiz. Meleklerinizin onları çağırdığınızda yanınızda olacağını bilmelisiniz.
Melekler Yoluyla Zayıflama Kitabından Alıntıdır.

Sonradan eklediğim kısım aşağıdadır.
Bir arkadaşım kayıplardan bahsederken yaşamak gerek demişti. İşte o gün kendime söz verdim. Empati dahi yapsam içeride yaşanan acıyı anlayamazdım. O zaman kayıplarımız adına çok konuşmamalı, beylik laflar yapmamalıydım. Ateş düştüğü yeri yakar. Allah herkese sabrını versin inşallah…

Sır

Size bir sır verebilir miyim? Zayıflamak ve bir daha kilo almamak için tek bir yöntem var. O da toplumun genelinin yaptığının tersini yapmak.. Mesela TV seyreden bir toplum olarak dizilerinizden vazgeçseniz, arabanızdan, taksiden ve toplu taşıtlardan inmeyen bir grup insandan farklı olarak gideceğiniz mesafeleri yürüyerek ulaşsanız, yaşınızın görüntüsünün tersini uygulayıp incecik olmayı seçip daha aktif olmayı ve daha az yemeyi seçseniz ve aklınıza gelen her şeyin tersini yapsanız toplumun genelinin kilolu olmasının tersine muhteşem bir görüntüye ulaşabilirsiniz...

İlahi Güç

Çok az insan bedenlerini yaratacak güce sahip olduklarını bilirler. Arzuları ne kadar güçlü ise o kadar hızlı ve kolay bir biçimde ulaşmak istedikleri kiloya sahip olurlar. Bu kitap size melekler yolu ile mucizevi zayıflama sistemini gösterecek iradenizin daha önce olmadığı kadar sağlamlaşmasını garantileyecektir.
Kişisel gelişiminize katkıda bulunacağı gerçeğini vizyonunuzu sorgulamaya geçtiğinizde fark ederek yiyerek geçirdiğiniz günlere veda ederek bağımlılıklarınızın yerini yeni değerler katarak bedeninizin ışıltısıyla çevrenize yansıtacaksınız.
Kendini yeniden yarat sloganı ile yola çıkarak yapabileceğiniz en güzel şeyin değişmek olduğunu göreceksiniz. Siz değiştiğinizde yaşamınızın değiştiğini sonra da çevrenizin değiştiğine tanık olacaksınız.
Meleklerin İlahin Gücün yardım elleri olduğunu sizlere hizmet etmek için hazır beklediklerini öğrendiğinizde yaşamınızın daha güzelleşeceğini tüm dileklerinizin en kısa sürede gerçekleşeceğine şahit olacaksınız. Melekler ile çalışma yöntemlerinin sunulduğu ve gerçek zayıflama hikayelerinin yer aldığı bu kitapta kişisel yazgınızı çizeceksiniz.
Şişmanlığınız kaderiniz değildir. Olumsuz duygu ve düşüncelerinizin ürünü olduğunu bilmelisiniz. Bu kitap ile temiz bir başlangıç yapabilir yeme içme gibi tüm aşırı alışkanlıklarınızın bağlarını kesebileceğinizden meleklerinizin her an yanınızda olacağınızdan emin olmalısınız.
Zayıflama kararı öncesi, hazırlık evresi, kendini ve melekleri tanıma evresi ve melekleriniz ile çalışma yöntemleri olarak kitabın size sağladığı özgüven ve inançla kilolu beyninizden arınacak bedeninize doğru bir akış başlayacaktır. İçeriden tüm yağların yakımı ile beraber oluşunuzda da yıkımlar görülecek kendinizin ve yaşamınızın değerini anlayacak bütünlüğe doğru bir yol almaya başlayacaksınız.